GOING UNDER
Now I will tell you what I’ve done for you
-Şimdi sana senin için ne yaptığımı anlatacağım
50 thousand tears I’ve cried
-50 bin gözyaşı döktüm
Screaming deceiving and bleeding for you
-Senin için bağırarak aldatarak ve kanayarak
And you still won’t hear me
-Ve sen hala beni duymuyorsun
Going under
-Dibe iniyorum
Don’t want your hand this time I’ll save myself
-Bu kez ellerini istemiyorum, kendi kendimi kurtaracağım
Maybe I’ll wake up for once
-Belki bir kez uyanacağım
Not tormented daily defeated by you
-Senin tarafından acı çektirilmemiş ve her gün yenilmemiş olarak
Just when I thought I’d reached the bottom
-Tam dibe varmış olduğumu düşündüğüm sırada
I dive again
-Yine dalıyorum
Nakarat :
I'm going under(going under)
-Dibe iniyorum(dibe iniyorum)
Drowning in you(drowning in you)
-Sende boğuluyorum(sende boğuluyorum)
I'm falling forever(falling forever)
-Sonsuza dek düşüyorum(sonsuza dek düşüyorum)
I've got to break through
-Harekete geçmeliyim
I'm going under
-Dibe iniyorum ]
Blurring and stirring the truth and the lies
-Bulandırıyor ve karıştırıyorum doğruyu ve yalanı
So I don’t know what’s real
-Bu yüzden neyin gerçek olduğunu bilmiyorum
So I don’t know what’s real and what’s not x2
-Bu yüzden neyin gerçek neyin gerçek olmadığını bilmiyorum
Always confusing the thoughts in my head
-Kafamdaki düşünceleri her zaman karıştırıyorum
So I can’t trust myself anymore
-Bu yüzden artık kendime güvenemiyorum
I dive again
-Yine dalıyorum
Nakarat
So go on and scream
-Devam et ve bağır
Scream at me so far away
-Bağır bana çok uzaklardan
I won’t be broken again
-Tekrar kırılmayacağım
I’ve got to breathe I can’t keep going under
-Nefes almalıyım dibe inmeye devam edemem
I dive again
-Yine dalıyorum
Nakarat